Haberler

İzmir Sanayici ve İşadamları Derneği (İZSİAD), toplumsal cinsiyet eşitliği adına dernek isminde değişiklik yaparak “iş adamları” yerine “iş insanları” tabirini getirdi. Olağan üstü genel kurulda İZSİAD kısaltması aynı kalırken, derneğin açılımı oy birliği ile İzmir Sanayici ve İş İnsanları Derneği oldu.  Kadının Türkiye’de bir var olma mücadelesi verdiğini söyleyen İZSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Küçükkurt, “Ancak şeklen de olsa iş derneklerinin isimlerinde kadını yok sayan iş adamı ibaresinin değişmesi gerektiğini hep düşündük. Kadınlarımıza bir çok toplumdan daha önce Ulu Önder Atatürk tarafından haklarının teslim edildiğini düşünürsek, bugün başta parlamento olmak üzere kadın temsiliyeti son derece düşük kaldı. Bu anlamda bu isim değişikliklerinin kadın mücadelesine destek olacağını düşünüyor ve destekliyorum” dedi.  Toplumsal cinsiyet eşitliğinin özellikle günümüz Türkiye şartlarında ayrı bir önemi olduğuna dikkat çeken İZSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Küçükkurt, 2013 yılında Türkiye’de hiçbir derneğin gündeminde bu konu yokken genel kurulda bu girişimi başlattıklarını belirterek, “Ancak o gün derneğimizin kısaltması olan İZSİAD’ın da değiştirilmesi gerektiği düşünüldü ve bu değişikliğin derneğin marka değerine zarar vereceği düşüncesiyle bu değişiklik yapılamamıştı. Ancak kısaltmaların aynı kalarak isim değişikliği yapılabilmesi üzerine öncü olduğumuz bu konuyu tekrar gündemimize taşıdık” dedi.  Divan kadınların Yapılan olağan üstü genel kurulda divan başkanlığı ve katipliğine oy birliği ile üç kadın önerilirken Divan başkanlığı görevine Nilhan Antitoros, katipliklere ise Banu Gençkan ve Sema Özay seçildi.  Tek gündemle toplanan genel kurulda üyeler bu değişikliğin yapılmasından duydukları memnuniyeti dile getirdiler. Kadın üye oranının İZSİAD’da bir çok dernekten fazla olduğuna işaret eden üyeler, bu değişiklikle şeklen de olsa kadını yok sayan iş adamları ibaresi yerine iş insanları tabirinin gelmesinden mutlu olduklarını vurguladılar.  Oy birliği ile kabul edilen bu değişiklik ile derneğin adı İzmir Sanayici ve İş İnsanları Derneği (İZSİAD) oldu.

İzmir Sanayici ve İş İnsanları Derneği (İZSİAD) tarafından düzenlenen Çarşamba Toplantıları’nın bu ayki konuğu Türkiye Aile İşletmeleri Derneği (TAİDER) Kurucu Başkanı Şerife İnci Eren oldu. TAİDER ve Aile İşletmeleri konulu bir sunum yapan Şerife İnci Eren, dünyada aile işletmelerinin kurumsallaşma oranları ve ülkemizdeki aile işletmelerinin kurumsallaşmaya yaklaşımı açısından durumunu anlattı. Toplantının açılış konuşmasını yapan İZSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Küçürkkurt, ülkemizdeki bir çok büyük kuruluşun aile işletmesi olduğunu ve aile işletmelerinin özellikle üçüncü kuşaktan sonrasına taşınmakta güçlük çektiğini belirterek, “Bu anlamda TAİDER önemli bir misyonu yerine getirerek kurumsallaşma yolunda adım atmak isteyen aile işletmelerine hem eğitim hem rehberlik hizmeti veriyor. Bugün de burada TAİDER’in kurucusu aynı zamanda İnci Holding ikinci kuşak temsilcilerinden Şerife İnci Eren’i konuk ediyoruz” diye konuştu. Özellikle Şerife İnci Eren’in dünyadan verdiği örneklerle beraber kurumsallaşma yolunda önemli adımlar atmış olan kendi aile işletmesi İnci Holding hakkında verdiği bilgilerin önemine dikkat çeken Küçükkurt, “İnanıyorum ki bu toplantıdan sonra benim de üye olduğum TAİDER’e yeni üyeler dahil olacak. TAİDER’in bu yolda verdiği eğitim, seminer ve toplantılar son derece faydalı” dedi. Türkiye’de oran yüzde 4 Yaptığı sunumda dünyadaki aile işletmelerinin kurumsallaşma oranlarından bahseden TAİDER Kurucu Başkanı Şerife İnci Eren, dünyada bir çok ülkenin bu konuya bizlerden çok daha önce kafa yormaya başladığını ifade etti. Aile şirketlerinin üçüncü kuşak sonrasına taşınma konusunda ülkemizdeki oranın yüzde 4 olduğunu ifade eden Eren, “Ancak bu düşük oran yanıltmasın. Dünyada da yüzde 4, yüzde 6, yüzde 8 gibi rakamlar da çok. Bu konuya emek verirseniz sonuç alabiliyorsunuz” dedi.  Halka açılan şirketlerin kurumsallaşmayı oturttuğunu söyleyen Eren, “Almanya’ya da halka açılan şirket sayısı çok fazla olduğu için kurumsallaşma konusu aile şirketlerinin ana gündem maddesi oluyor ve bu konuya fazlasıyla eğiliyorlar. Bizim ülkemizde de TAİDER bu konuda çaba gösteren, emek koyan aileleri, aile temsilcilerini bir araya getirerek eğitimler, çalışmalar, yol haritaları çıkarıyor, fikir alışverişi yapmaları yönünde bir platform oluşturuyor” diye konuştu.

Soyer: “Kavga etmeyeceğim, İzmir için her yerde mücadele edeceğim” Soyer: Benim ideolojim İzmirizm” İzmir Sanayici ve İşadamları Derneği (İZSİAD) Çarşamba Toplantıları kapsamında CHP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Tunç Soyer’i ağırladı. İZSİAD üyelerinin sorularını yanıtlayan ve görüşlerini alan Soyer, kavga etmeyeceğini İzmir için her alanda mücadele edeceğini söyledi. Tarım politikaları başta olmak üzere her alanda Türkiye’nin İzmir’i takip edeceğini vurgulayan Soyer, “Herkesi kucaklayarak hiç kimseyi ötekileştirmeden, herkesi İzmir’in ortak çıkarları etrafından buluşturarak, ülkedeki siyaset dilini de değiştireceğiz. Benim ideolojim İzmirizm. Ben sosyal demokrat bir dünya görüşüne sahibim ama bugüne kadarki birikimimi, enerjimi, gücümü, arkadaşlarımı hepsini İzmir için kullanacağım” dedi.  Başkanlara destek Toplantının açılış konuşmasını yapan İZSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Küçükkurt, daha önce AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Nihat Zeybekci’yi konuk ettiklerini, bugün de Tunç Soyer’i ağırladıklarını söyledi. Başkan adaylarının vizyon ve projelerini toplantılarımızda dile getirdiği anlatan Küçükkurt, İZSİAD olarak seçimden sonra da koltuğa oturan Başkana İzmir’in geleceği için her türlü desteğe vermeye hazır olduklarını söyledi.  Üreticiye 1 milyar TL  Daha sonra kürsüye gelen CHP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Tunç Soyer, iş insanlarına öncelikle yönetim felsefesini anlattı. Kenti, bütün dinamikleri ile birlikte ortak akıl ile projeler üreterek yöneteceklerini dile getiren Soyer, Başkan olması halinde kavga etmeyeceğini, İzmir’in sorunlarının çözümü ve projelerin hayata geçmesi için her alanda mücadele edeceğini söyledi. Tarımın sorunları çözülmeden Türkiye’nin sıkıntıları aşmasının mümkün olmadığını anlatan Soyer, “İzmir Büyükşehir Belediyesi bugüne kadar kooperatifler aracılığıyla 470 milyon liralık alım yaptı. Biz bu rakamı 5 yıl içinde 1 milyar TL’ye yükselteceğiz. 135 bin Aileye verilen süt desteğini 250 bin aileye çıkaracağız. Köylü köyünü terk etmeyecek, şehirde ucuz işgücü olmayacak. Süt ile birlikte sebze-meyve, et, ekmek, ve balık desteği de vereceğiz Ailelere. Gübre desteği vereceğiz. Belediye araç parkından üretici traktör kullanacak. Çiftçinin ürününü pazarlaması için, ihraç için destek vereceğiz. Üretici pazarlarını bütün ilçelerinde açacağız. Kültürpark’ta haftada bir gün üretici pazarı açacağız. En sağlıklı kent İzmir olacak. Tarımda sıkıntılar var. İzmir bu hikayeyi değiştirme potansiyeline sahip. Türkiye’nin model alacağı tarım politikaları İzmir’den doğacak. Türkiye İzmir’i takip edecek. Siyaset dili de İzmir’den değişecek. Demokrasi politikalarında da İzmir Türkiye’ye örnek olacak” diye konuştu.    Fuar İzmir boş kalmayacak  Turizmde de İzmir’in büyük bir potansiyeli olduğunu Alsancak Limanı’ndan Kadifekale’ye olan güzergahını hızla turizm destinasyonu haline getireceklerini anlatan Soyer, Fuar İzmir’de de bir günün bile boş geçmeyeceğini fuarları hayata geçireceklerini kaydetti. Fuar İzmir’in yanına bir de uluslar arası kongre merkezi kuracaklarını açıklayan Soyer şöyle konuştu: “Kongre Merkezi’nin mimari projesi için uluslar arası yarışma açacağız. Batı Anadolu Medeniyetler Müzesi’ni kuracağız. İzmir’i film endüstrisi, ileri teknoloji, müzik endüstrisi ve medya endüstrisinin kalbi haline getireceğiz. uluslararası organizasyonlara talip olacağım. Avrupa kültür gençlik başkenti olmak için çalışacağız. EXPO’ya ve tüm uluslar arası  spor organizasyonlara talip olacağız. Nitelikli göçün önlenmesi için çalışacağız. İlk etapta, Basmane Garı, Alsancak Garı ve Karşıyaka İskele’nin önündeki trafiği yer altına alacağız. İzmir’de sabah ve akşam saatleri ulaşım yüzde 50 indirimli olacak. Önce İzmir’i tanıtacağız. Kentin gücünü ortaya çıkaracağız. Bu kartopu gibi büyüyecek ve İzmir dünyanın en marka 100 şehrinden biri olacak. Bunları yaparken kavga etmeyeceğim. Tamamen İzmir’in menfaatleri ve ortak çıkarları doğrultusunda ne söylemem ne talep etmem gerekirse ilgili makamlardan bunları isteyeceğim.”

AK Parti Adayı Melek Eroğlu İZİSAD üyeleriyle buluştu... Konak Belediye Başkan Adayı Mimar Melek Eroğlu, Emek isteyen yürek isteyen girişimlerin altına imza atan iş insanlarının daima yanındayız. Üreten, istihdam sağlayan, insanımıza sahip çıkan herkes için bizde elimizi taşın altına koymaya hazırız. Bir çatı altında birleşen derneklerimizden güç alacak ortak akılla yürüyeceğiz, biz hazırız” dedi. Gönül işi yapan... Cumhur İttifakı AK Parti Konak Belediye Başkan Adayı Melek Eroğlu İZSİAD'ı (İzmir Sanayici ve İşadamları Derneği) ziyaret etti. İZSİAD Başkanı Hasan Küçükkurt ve Yönetim Kurulu Üyeleri tarafından karşılanan ve Eroğlu, iş dünyasının içinde olan biri olarak sanayici iş adamlarının yaşadıkları sorunları yakından takip ettiklerini söyledi. AK Parti Hükümetinin destek ve teşvikleriyle İş dünyasına önemli katkılar yaptığına dikkat çeken Eroğlu, “Her zaman söylediğim gibi Konak İzmir’in kalbi, bu kalbin en önemli damarı da sanayici ve iş insanlarımız. Her sektörde muazzam faaliyetlerin altına imzalar atılyorlar. Emek isteyen yürek isteyen girişimler bunlar. Yani birçok olumsuzluğa rağmen tamamen “gönül işi” olarak mücadele veren işadamlarımızın ve sanayicilerimizin yanındayız. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan üreten insanımıza, istihdam sağlayan insanımıza yani sizlere çok önem veriyor. Zor şartlara karşı verdiğiniz emek mücadelesi için çalışmalarınıza teşviklerle destek oluyor” diye konuştu.   “Konak sahipsiz değil” Konak için hazırladıkları projeleri anlatan Eroğlu, szölerini şöyle tamamladı; “Daha önce yapmadığımız, yapamadığımız şeyleri söylemiyoruz. Daha doğrusu hayal satmıyoruz, yapacaklarımızı anlatıyoruz. Tüm projelerimizin ayakları yere basıyor. Yeterki yapılmak istenilsin yapılamayacak hiçbirşey yok. İş insanlarımız için de Konak belediyesi olarak biz de elimizden geleni yapacağız. Konak sahipsiz değil, nasıl olsa Büyükşehir yapıyor denilecek bir ilçe değil. Sanayici ve İşadamlarımızla birlikte çok büyük projelerin altına imza atacağız.

Zeybekci, İZSİAD üyeleri ile buluştu Zeybekci, “Ak Parti kendini İzmirlileştirmeli" İzmir Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (İZSİAD) Çarşamba toplantılarının bu ayki konuğu Ak Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Nihat Zeybekci oldu. Toplantının açılış konuşmasını yapan İZSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Küçükkurt, üyelerine AK Parti Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Nihat Zeybekci’nin projelerini anlatacağını söyledi. Zeybekci’nin Ekonomi Bakanlığı döneminde çok iyi projelere imza attığını, her zaman iş dünyasının yanında olduğuna dikkat çeken Küçükkurt, Zeybekci’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olmasının İzmir için bir kazanç olduğunu vurguladı. Zeybekci’nin daha öncede projelerini dinleme fırsatı olduğunu anlatan Küçükkurt, kent için büyük fayda sağlayacak projelerin olduğunu söyledi. Şirin’in durumu çok kötü Hayat hikayesinin anlatıldığı tanıtım filminin ardından kürsüye gelen Ak Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Nihat Zeybekci, İzmir’in bugünkü profilini anlatarak sözlerine başladı. İzmir’in 2000’li yıllarda Ankara ile eşit seviyede olduğunu ancak bugün Ankara’nın yüzde 67’si seviyesinde kaldığını söyledi. Önümüzdeki 5 yılda İzmir’in patinaj yapması halinde Kocaeli, Bursa ve Antalya’nın gerisine düşeceğini açıklayan Zeybekci, “Antalya’ya 19 milyon turist geliyor. Yılda 100 milyar TL gelir yaratılıyor. İzmir’e ise yılda 1 milyon 40 bin turist geliyor. Arada 19 kat fark var. İzmir genç işsizlikte yüzde 26.5 ile en yüksek kent. Her 4 gençten 1’i işsiz. Türkiye’de işsizlik yüzde 11.5 iken İzmir’de bu oran  yüzde 14.5. Tamamlanan altyapı projelerimiz ile  21. Yüzyılın ekonomisine hazırlanan İzmir’de fırsatlar bu kente doğru geliyor. Ferhat dağları delerek geliyor İzmir’e doğru ama Şirin’in durumu çok kötü. Dünyanın en güzel kızı foseptikle uğraşıyor, çöplerini dağlara, atıklarını denizlere atıyor. Bornova’dan Karabağlar’a 1.5 saatte gidiliyor” dedi. Atatürk’ün arkasına sığınılıyor Konuşmasında projelerine de değinen Zeybekci, üyelerden gelen soruları da yanıtladı. İzmir’de Atatürk’ün arkasına sığınıldığını savunan Zeybekci, “İzmir’de zorda kalındığı zaman Atatürkçüyüz deniliyor. Gazi Mustafa Kemal Atatürk 82 milyonun lideridir. Mazlum milletlerin idolüdür. Bir partinin duvarları ile sınırlandırılamaz. Bu şehirde Atatürk’ten geçinenler var. Bu şehirde yaşam kalitesi ile problemi var. İzmir muasır medeniyet yarışında bizimle hak ettiği yerini alacak. 31 Mart Akşama Konak Meydanı’nda zeybek oynanacak” dedi. Ak Parti kendisini İzmirlileştirmeli İzmirlilerin Ak Parti ile ilgili endişelerinin gündeme getirilmesi üzerine de Zeybekci, “Ak Parti İzmirleşmeli” sözünü yıllar önce ben söyledim. CHP Konya’da Konyalılaşmalı, Erzurum’da Erzurumlaşmalı, Hakkari de Hakkarileşmeli. Bunu yapmadan oralarda oy alamaz. Ak Parti Kütahya’da yüzde 70 oy alırken CHP yüzde 20’de kalıyor. Ak Parti İzmirli olmalı. İzmir’i Ak partilileştirme yerine,  AK Parti kendini İzmirlileştirmeli. Demek ki biz bugüne kadar bunu anlatamadık. Samimiyet gösteremedik, ikna edemedik, dikkate alamadık” dedi.

İzmir Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (İZSİAD) ayda bir düzenlediği Çarşamba Toplantıları’nın Nisan 2017 konuğu, Kredi Garanti Fonu (KGF) İzmir Şube Müdürü Ersen Damçayırı oldu. İZSİAD üyelerinin katıldığı toplantıda, Damçayırı, KGF’nin yapısı, kuruluş amacı ve kredi kullanım koşulları hakkında bilgiler verdi. Sunumuna, “Güçlü ve sürdürülebilir kalkınmanın yolu küçük ve orta boy işletmelerden (KOBİ) geçiyor” sözleriyle başlayan Damçayırı, “Türkiye’de işletmelerin yüzde 99.8’ini KOBİ’ler oluşturuyor. KOBİ’lerin rekabet gücünün artırılması, yatırımların daha cazip şartlarda finanse edilmesi ile mümkün. KOBİ’ler, yalnızca ekonomik gelişimin değil, sosyal dengenin ve istikrarın da en önemli aktörleri” dedi. Teminat yetersizliğine çare “KOBİ’lerin rekabet gücünü artırma ve verimliliklerini yükseltme yolunda finansmana erişimlerinde tek ve doğru adres Kredi Garanti Fonu” diyen Damçayırı, “Teminat yetersizliği olan KOBİ’lerin finansmana erişimini kolaylaştırma hedefiyle çalışıyoruz. Avrupa Garanti Kuruluşları Birliği üyesi de olan özgün bir kurumsal kredi kefalet kuruluşuyuz. Toplam kefalet hacmimiz 203 milyar TL. Türkiye genelinde 35 kentte 40 şubemizle faaliyet gösteriyoruz” dedi. Kendilerine, bankalar kanalıyla başvuru yapılabileceği gibi, doğrudan başvuru da aldıklarını belirten Damçayırı, onay sürecinin en fazla 7 gün sürdüğünü kaydetti. İşletme Kredisi kullananlara 6 ile 60 arasında vade yapıldığını, en fazla 12 ay ödemesiz dönem imkânı sağlandığını ifade eden Damçayırı, “Yatırım kredisi kullananlara 6-84 ay vade ve 24 ay ödemesiz dönem imkânı sağlanıyor. KOSGEB, TÜBİTAK, TTGV, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’ndan, 1.25 milyon TL’ye kadar kullanılan kredilerin tamamına da garantör oluyoruz” diye konuştu. Damçayırı, Hazine Destekli Kefalet Limitleri’nin KOBİ’ler için 12 milyon TL’ye, KOBİ dışı işletmeler içinse 200 milyon TL’ye yükseldiğini de sözlerine ekledi. Komisyon oranı onbinde 3 Hazine destekli kefaletlerde; yararlanıcılardan yalnızca onbinde 3 komisyon tahsil edildiğini vurgulayan Damçayırı, “Kefalet başvurusunda kefalet tutarı üzerinden, izleyen yıllar için ise kefalet bakiyesi üzerinden hesaplanan kefalet komisyonları tahsil ediliyordu. Şimdi Kefalet başvurusu sırasında tek seferde komisyon tahsil edilecek ve izleyen yıllar için komisyon tahsil edilmiyor. Ayrıca KGF başvuru ücreti de alınmıyor. Vergi ve SGK borcu yoktur yazılarının geçerlilik süresi daha önce 30 gündü; bu da 90 güne çıktı” dedi. Konuşmaların ardından İZSİAD üyelerinin sorularını da yanıtlayan Damçayırı’na, İZSİAD Başkanı Hasan Küçükkurt, plaketle teşekkür etti. ************* Hazine Desteğine Dayalı KGF Kefaleti İçin Aranan Genel Şartlar   * Vadesi geçmiş vergi ve SGK borçlarının, kredinin yüzde 20’sini aşmaması ve kullanılacak kredi ile ödenmesi durumunda kefalet verilebilmesinin önü açılmıştır. * T.C. kanunlarına göre kurulmuş ve yurtiçinde faaliyet gösteren gerçek ve tüzel kişi işletmelerden biri olması şartı aranır. * İflas, fesih, iflas erteleme ve konkordato sürecinde olmamak. * Karşılıklar Yönetmeliği uyarınca donuk alacak niteliğinde beşinci grupta izlenen kredileri bulunmamak. * TBB Risk Merkezi’nden alınmış Kredi Limit, Kredi Risk, Tasfiye Olunacak Alacaklar Raporu’nda, donuk alacak niteliğinde beşinci grupta izlenen kredisinin bulunmaması. 

İzmir Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (İZSİAD) ayda bir düzenlediği geleneksel Çarşamba Toplantıları’nın konuğu, “Köfteci Yusuf” markasıyla tanınan Yusuf Akkaş oldu. Tepekule Kongre Merkezi’ndeki toplantıyı, İZSİAD üyelerinin yanı sıra Arkas CEO’su Önder Türkkanı, Dirinler Makine Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Dirin gibi İzmir iş dünyasının önde gelen isimleri de takip etti. 37 yaşındaki Yusuf Akkaş, İznik’te dört masayla başladığı küçük dükkândan bugün nasıl Türkiye markası haline geldiğini anlattı. 1996 yılında kurulduklarını ve bugün “Türkiye’nin Avrupa standartlarındaki en büyük köfte fabrikası” olduklarını belirten Akkaş, “Halen Bursa, İzmir, Eskişehir, Yalova, Bilecik, Balıkesir, Kocaeli, Denizli, Aydın, Kırıkkale, Ankara ve İstanbul’da toplam 26 şubede; yaklaşık 7000 personelle hizmet veriyoruz. Köfteci Yusuf markasının yanı sıra DönerY, BurgerAge, Ciğerce ve Kamenta markalarımız da var” dedi. “Bu iş artık uçak oldu; ama ben pilot değilim” İşlerinde hiçbir zaman ‘ciro’ hedefiyle çalışmadığını vurgulayan Akkaş, şöyle devam etti: “Yolumuza hep daha iyisini yapma hedefiyle devam ettik. Başarımızın altında yatan temel neden budur. ‘Bu iş bu kadardır’a inanmıyorum. Gelişme hep var. Daha da gelişebiliriz, büyüyebiliriz diye düşünüyorum. İyi bir ürünümüz var. Yurtdışına da açılabiliriz. Bunun için çalışıyoruz. Günde 150-200 dana, 600-700 kuzu işliyoruz. En iyi kaliteyi ve lezzeti sunuyoruz.” İşlerin artık çok büyüdüğünü kaydeden Akkaş, “Ben iyi bir kasabım. İyi bir pişiriciyim. Otomobil kullanabilirim. Ama bu iş artık uçak oldu. Ben pilot değilim. Bu uçağı kullanamam. O nedenle artık profesyonellerden danışmanlık hizmeti alıyoruz” diye konuştu. “Müşteri değil, ben zarar edeyim” Başarılarının altında yatan en önemli nedenlerden birinin de müşterilerinin kendilerini sahiplenmeleri olduğunu belirten Akkaş, sözlerini şöyle tamamladı: “Müşterilerimiz bize kefil oluyor. Onların hakkını en iyi şekilde vermemiz gerekiyor. İnsanlar bizde maaile yemek yiyebiliyor. Sonuçta ödeyeceği para onu ürkütmüyor. Çoğu yerde insanlar su içmeye bile çekiniyor. Herkese, ‘5 TL verdik, 15 TL’lik hizmet aldık’ dedirtmek istiyorum. Personelime inatla bunu anlatıyorum. Müşteriden değil, benden gitsin, ben zarar edeyim. Bir de misafirlerimizden, bize laflarını esirgememelerini, eleştiri yapmalarını özellikle istiyoruz. Ki yanlışımız varsa düzeltelim.” Konuşmaların ve soru-cevap bölümünün ardından, İZSİAD Başkanı Hasan Küçükkurt, Yusuf Akkaş’a plaketle teşekkür etti. 

İzmir Güzelyalı Rotary Kulübü, geleneksel “Meslekte Başarı Ödülü”ne, İzmir Sanayici ve İşadamları Derneği (İZSİAD) Başkanı Hasan Küçükkurt’u layık gördü. Kordon Otel’de düzenlenen törende, Başkan Küçükkurt’a ödülünü; Güzelyalı Rotary Kulübü Dönem Başkanı Hazım Aydınel ile Rotary 2440’ncı Bölge Guvernorü İsmail Rodoplu birlikte takdim etti. Güzelyalı Rotary Külübü Yönetim Kurulu ile üyelerinin katıldığı törende konuşan Dönem Başkanı Aydınel, Rotary felsefesinin özünde “topluma yardım ve hayatı iyileştirme” olduğunu vurguladı. Bu felsefe ışığında hareket eden Rotaryenlerin, arkadaşlıklarını ve mesleklerinin sağladığı imkânları topluma hizmet için kullandığını kaydeden Aydınel, Hasan Küçükkurt’un da hem kendi işletmesi BORTAR’da hem de Başkanı olduğu İZSİAD’da pek çok önemli sosyal sorumluluk projesine imza attığına dikkat çekti, şöyle devam etti: “Sayın Küçükkurt, meslek hayatı boyunca yaptığı başarılı çalışmalarla hem meslektaşlarına hem de topluma örnek oldu. Çalışmalarıyla meslekte yüksek ahlaki standartların yaygınlaşmasını teşvik ediyor ve özellikle genç meslek sahiplerini yüreklendirerek onların da yararlı çalışmaları için önderlik yapıyor. Güzelyalı Rotary Kulübü olarak, kendisinin iş ve meslek onurunu, gösterdiği ışığı ve hizmet idealimizi yücelten katkısını, Meslekte Başarı Ödülü vererek takdir ediyoruz.” Ödülünü alkışlarla alan İZSİAD Başkanı Hasan Küçükkurt, “topluma hizmet” düsturunun, kendisinin de hayat felsefesi olduğunu vurguladı. Hem BORTAR hem de İZSİAD olarak toplumun hayat standartlarını yükseltme yolunda çalışmaya devam edeceklerini belirten Küçükkurt, bu onura layık görülmekten duyduğu mutluluğu dile getirdi ve Güzelyalı Rotary Kulübü’ne teşekkür etti.

Tepekule Kongre Merkezi'ndeki Şehir Kulübü'nde düzenlenen İZSİAD Çarşamba Toplantısı'nın konuğu, Vestel Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Nazif Zorlu oldu. Sohbet toplantısına İzmir Sanayici ve İşadamları Derneği (İZSİAD) Başkanı Hasan Küçükkurt ile dernek üyesi iş insanları katıldı. Manisa'da hayallerinin peşinden koşarak başladığı işadamlığı ve sanayicilik sürecinde bugün insansız hava araçları bile ürettiklerini söyleyen Zorlu, “Halen Manisa'da 400 milyon liralık yatırımlarımız sürüyor. Dünyadaki tüm rakipleriniz günün şartlarına uyup yatırım yaparken biz kabuğumuza çekilirsek geri kalırız. Dünya'da Sanayi 4.0 hızla gelişiyor. Biz ise tesislerimizde 2018 sonunda yüzde 80 oranında, 2019'da da yüzde 100 oranında Sanayi 4.0'a geçeceğiz. Almanya'nın bile hedefi 2020'de Sanayi 4.0'a geçmek. Ama biz onlardan bile önce geçeceğiz" dedi. "ADETA DOĞU KENTİ GİBİ" İş dünyası temsilcilerine enseyi karatmama çağrısı yapan Zorlu, "İzmir'i marka kent yapmalıyız. Maalesef şu anda kentin bir markası yok. İzmir adeta bir Doğu kenti gibi. Başta sanayi, turizm, tarım olmak üzere birçok avantajınız var ama bunlar maalesef iyi değerlendiremedi" diye konuştu. Ege'nin bugün dünya cennetlerinden biri olduğunu da sözlerine ekleyen Ahmet Nazif Zorlu, “Bundan 50 yıl önce sanayi dediğinizde İzmir, İstanbul'un ardından akla gelen ikinci kentti. Bugün ise çok gerilere düştü. Sanayide 4'üncü sıraya geriledi. Oturup, 'neden buraya düştük' diye düşünmeniz lazım. Eğer biz Vestel olarak bugün Türkiye'nin bir numaralı markası haline geldiysek bunu yeniliklerle, yatırımlarla yaptık. Sizler de kabuğunuza çekilmeden, ülkeye inanıp kente yatırımlarınızı artırın" dedi. "İZMİR'İN SICAKLIĞI SİZİ GEVŞETMESİN" Kendisinin ilkokul mezunu olduğunu ve bununla iftihar ettiğini açıklayan Zorlu, "Bizler sporcu gibiyiz ilk 3'e girenler hatta birinci olanlar bilinir, anılır. Bu nedenle sizler de İzmir'in sanayide birinci olması için çalışmalısınız. Ama kent bugün 'İzmir, al beni gezdir’ modunda. Onun için İzmirliler yatırıma ağırlık vermeli, daha fazla çalışmalı. Çünkü bu kentte tarım, turizm, iklim, tabiat var. Ama iklimin sıcaklığı sizi gevşetmesin. Yenilikleri de yakından takip edin” ifadelerini kullandı. "AKILLI EVLERLE DONATACAĞIZ"      Türk insanında “Avrupa malı” kullanma merakı olduğunu aktaran Zorlu, "Bir yandan yerli malı da kötüleniyor. Aldığınız her ithal ürün, üretildiği ülkeye döviz kazandırır. Bizim ürettiğimiz telefonun, aldığınız yabancı markalardan hiçbir farkı yok. Özellikle hanımlara sesleniyorum, onlar öncüdür çünkü, yerli malı kullanmalarını istiyorum. Çok yakında Türkiye'yi akıllı evlerle de donatacağız Elektriğinden suyuna, yiyeceğine kadar her aşamada uzaktan erişilebilir ve kontrol edilebilir evler olacak" dedi. "GİDECEK YERİMİZ YOK" Ülkede yaşanana sıkıntıları da değerlendiren Zorlu, sözlerini şöyle tamamladı: “Ülkemiz zor bir süreçten geçiyor. Ama ensemizi karartmamalı ve daha fazla çalışmalıyız. Yolumuza devam etmeliyiz. Yaşananları bir fırsat olarak görüyoruz. Bu ülke hepimizin; gidecek başka yerimiz yok. Son günlerde gençler, 'Yurtdışına mı gitmek lazım' diye konuşuyor. Ben bunları gördükçe üzülüyorum. Bu ülke inanın son derece güzel bir ülke. Biz yolumuza devam etmeliyiz. Sizlerden istirhamım bu. ‘Doğuda anarşi var, şurada bu var’ demeden, kabuklarımıza çekilmeden çalışalım. Ben, siz, o yapmazsa kim yapacak bunları. İşsizlik yüzde 12'lere gelmiş. Bizim beyaz yaka dediğimiz alanda işsizlik yüzde 22'lerde. Bizler iş, yatırım yapmazsak bu evlatlarımız ne olacak? İşte o zaman anarşi daha da çoğalır. Yatırım yaparsak ülke kurtulur. Güçlü ülke yaratırsak yerimizi alırız." KÜÇÜKKURT'TAN “İZMİR” ÇAĞRISI İZSİAD Başkanı Hasan Küçükkurt, Zorlu'ya “İzmir'e yatırım yapın, İzmir’de marka yaratın” çağrısında bulundu. Küçükkurt'un, "Konuşmanızda İzmir'de bir marka olmadığını söylediniz. O zaman gelin, bize öncülük yapın, İzmir'de bir marka yaratalım" yönündeki sözlerini yanıtlayan Zorlu, “Tabii ki niye olmasın. Ben buna varım. Biz cemiyet ve cemaat haricinde herkesle birlikte yatırım yaparız” dedi. Konuşmaların ardından İZSİAD Başkanı Hasan Küçükkurt, Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Nazif Zorlu’ya, plaketle teşekkür etti. 

İzmir Ümran Baradan Güzel Sanatlar Lisesi Piyano Bölümü öğrencisi Beril Zorlu, Kanada’nın Vancouver kentinde düzenlenen ve 26 ülkeden çocukların ve gençlerin katıldığı 7’nci ANCA WORLD AUTISM FESTIVAL’den ödülle döndü. Organizasyon ulaşım ve konaklama masrafları için İZSİAD’ın maddi destek sağladığı 18 yaşındaki Beril, aldığı “Genç Performans Sanatçısı” üçüncülük ödülü ile birlikte İZSİAD’a teşekkür ziyaretinde bulundu. Anne Yeşim Zorlu, “İZSİAD Ailesi’ne çok teşekkür ediyoruz” dedi. İZSİAD’ın en güçlü yanlarından birinin “sosyal sorumluluk duygusu” olduğunu vurgulayan Başkan Küçükkurt, “Böyle parlak gençlerimize destek vermek, bizim için en büyük mutluluk kaynağı. Benzer desteklerimiz devam edecek. Beril’in başarılarının devamını diliyorum” diye konuştu.